|
|
|
Mesut Barzani
( 1946)
|
|
Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi Başkanı
1946 yılında İran'da doğdu. Dünyaya geldiği Mehabad bölgesinde, bu sırada SSCB'nin desteğiyle Kürt Cumhuriyeti kurulmuştu. Bu kısa ömürlü devletin ordusunun başında, KDP'nin kurucusu ve başkanı olan babası Mustafa Barzani vardı. Molla Mustafa Barzani, devlet girişiminin bir yıl sonra başarısız olması ardından Sovyetler Birliği'ne kaçtı. O zaman Mesut Barzani Irak'a gitti. 1958'de krallığın yıkılması ile Mustafa Barzani de Irak'a döndü. Bundan bir kaç yıl sonra da, Irak yönetimine karşı silahlı ayaklanma başlattı. 1970'te Baas iktidarı ile Kürtler arasında sağlanan ve Kürtlere özerklik hakları verilmesini öngören 11 Mart Anlaşması'nın müzakere heyetine, babasıyla birlikte katıldı.
Molla Mustafa Barzani'nin 1979'da ölümünün ardından, Mesut Barzani KDP'nin yönetimini ele aldı.
1991'deki Körfez Savaşı sonrasında, bölgenin uçuşa yasak bölge ilan edilmesi, Barzani ve partisi açısından olumlu sonuç verdi. Barzani'nin, bölgedeki diğer Kürt örgütlenmesi, Celal Talabani'nin başkanı olduğu Kürdistan Yurtsever Birliği ile yaşadığı rekabet çoğu zaman silahlı çatışmalara dönüştü.
1987'de KDP, KYB ve altı parti birleşerek, Irak Kürt Cephesi'ni kurduklarında, bu sürtüşmeler bir süreliğine rafa kalktı. Bölgenin liderliği için yapılan seçimler sırasında hem Barzani hem Talabani aday olunca, yendien patlak veren gerginlik, 1994'te KYB, KDP'yi ortak yönetim merkezi olan Erbil'den sürünce, tam bir sıcak savaşa dönüştü.
Barzani, Talabani'yi yakalamak için Irak ordusundan yardım istedi. Talabani ise İran'dan destek almaya girişti. Sonuç olarak bölge, partiler arasında ikiye bölündü. Taraflar 1998 yılı Ağustos ayında ABD arabuluculuğunda bir anlaşma imzaladı. O zamandan bu yana da çıkarları doğrultusunda paralel hareket etmeye gayret ediyorlar. Mesut Barzani şu anda Irak Yönetim Konseyi üyelerinden biri ve Kürdistan Bölgesi Başkanı.
HAKKINDA YAZILANLAR
Barzani, Kürt bölgesinin başkanı oldu
13.06.2005 Çetiner Çetin / Erbil /CHA
Irak’taki Kürt liderlerin 30 Ocak seçimleri öncesinde vardıkları anlaşma gereği Celal Talabani’nin Irak devlet başkanı olmasının ardından Mesud Barzani de kuzeydeki Kürt bölgesinin başkanlığına seçildi.
Kuzey Irak’taki “bölge parlamentosu’’ dün oybirliğiyle Irak Kürdistan Demokrat Partisi (IKDP) lideri Mesud Barzani’yi Kürdistan Federasyonu başkanlığına seçti. Barzani, Erbil’de toplanan 111 sandalyeli meclisin yaptığı oylamada Irak Kürdistan Demokrat Partisi’nin 42, Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği’nin 42 ve Kürt partilerin 27 oyunu topladı. Aynı anda kabul edilen Kürdistan anayasasına göre Barzani’nin görev süresi 4 yıl olacak. Yasaya göre bu dört yıllık sürenin ardından Barzani, bir sonraki dönem için de adaylığını koyabilecek. Bu kez parlamento tarafından seçilecek olan bölge başkanı, bir sonraki dönem için ise doğrudan halkın oyuna başvurularak belirlenecek. Parlamentodaki gruplar IKDP liderinin “bölge başkanı’’ olmasını öngören yasa tasarısı üzerinde geçtiğimiz perşembe günü uzlaşmışlardı.
Oylamanın ardından meclise hitaben bir konuşma yapan meclis başkan yardımcısı ve IKDP Kerkük eski sorumlusu Kemal Kerküklü, Barzani’nin tüm Kürtlere hayırlı olmasını dileyerek, “Bugüne kolay gelmedik. Çok şehitler verdik. Ancak bugünleri görmekten tüm Kürt halkı gibi bizler de sevinçliyiz.” şeklinde konuştu. Kerküklü, dün yapılması öngörülen yemin töreninin, kum fırtınası nedeniyle Başbakan İbrahim Caferi ve Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin Erbil’e gelememesi sebebiyle bugüne ertelendiğini açıkladı. Barzani’nin seçilmesinin ardından Kürt liderin dev posterleriyle donatılan Erbil kentinde Kürtler sevinç gösterileri düzenledi. Ellerinde Kürdistan bayraklarıyla konvoy halinde sokaklara dökülen Kürtler, davul ve zurnalar eşliğinde Barzani’nin bölgesel yönetimin başına gelmesini kutladı.
Direnişçilere müzakere çağrısı
Bu arada, Irak hükümeti, bazı direnişçi grupların barışçı çözümler aradığını ifade ederken şiddetten vazgeçen ve kan dökmemiş gruplarla müzakere yapabileceklerini açıkladı. Irak hükümet sözcüsü Layş Kubba, pek çok grubun geçtiğimiz haftalarda hükümetle temasa geçmeye çalıştığını ve bunlardan bazılarının hiçbir Iraklıyı öldürmediğini, yalnızca işgale karşı çıkmak için silahlandıklarını ve artık siyasal sürece katılmak istediklerini söylediklerini kaydetti. Kubba, “Iraklı öldürmemiş ve şiddet eylemlerini bırakmayı kabul ederek siyasi sürece katılmak isteyenler için kapı açık.” dedi. İbrahim Caferi başkanlığındaki hükümet sık sık silahlı mücadeleyi bırakan direnişçi gruplarla müzakere etme isteğini yineliyor. Ancak Ebu Musab el-Zerkavi’nin liderliğini yaptığı Irak el Kaide örgütü gibi Irak’taki sivillere ve güvenlik görevlilerine kanlı saldırılar düzenleyen örgütler kesinlikle müzakere dışında tutulacak.
Diğer yandan, şiddet olaylarının devam ettiği ülkede dün başkent Bağdat’ın güneyinde 20 ceset bulunduğu bildirildi. Polis, Bağdat’a 50 kilometre mesafedeki Nahravan bölgesinde, önceki gün, sivil giyimli, kurşunlanmış ve bedenlerinde işkence izlerine rastlanan farklı yaşlardaki 20 kişinin cesetlerinin bulunduğunu açıkladı. Bağdat’ın batısında bulunan El Anbar bölgesinde de ABD güçleri tarafından yapılan hava saldırısında 40 direnişçinin öldürüldüğü açıklandı. Amerikan ordusu da dün yaptığı açıklamada son iki gün içinde yol kenarına yerleştirilen bombaların patlaması sonucu dört deniz piyadesinin öldüğünü duyurdu.
Sekiz çocuklu başkan
Mesud Barzani’nin Kürdistan bölgesinin başkanlığına seçilmesi Erbil’de sevinç gösterileriyle karşılandı. Seçimin ardından Erbil Dohuk ve Süleymaniye kentlerini kepsayan Kürt bölgesinin başkanı olan 59 yaşındaki Barzani, Farsça ve Arapçayı da çok iyi konuşuyor. 8 çocuğu olan IKDP liderinin “Barzani ve Kürt Kurtuluş Hareketi” adlı 4 ciltlik kitabı bulunuyor. Mesud Barzani, Kuzey Irak’ta 20 yıldır savaşta ve barışta en fazla öne çıkan şahsiyet olarak öne çıkıyor.
x
Barzani ailesi Yahudi çıktı
Hürriyet 18 Şubat 2003
Kendisi de bir Kürt Yahudisi olan UCLA öğretim üyesi Prof. Yona Sabar, yazdığı kitapta bu iddiaları doğruladı.
Hürriyet'ten Sefa Kaplan'ın haberine göre Tarihçi Ahmet Uçar da, Osmanlı arşivlerinde, Sallum Barzani adlı bir hahamın önce Selanik'e, arkasından da Kudüs'e sürgün edildiğine dair bir belge yayımladı. Bilindiği gibi, Molla Mustafa Barzani ile oğlu Mesut Barzani, İsrail'le kurduğu iyi ilişkilerle tanınıyor ve İsrail öteden beri Irak Kürtleri'nin bağımsızlığını destekliyor.
1982 yılında Yale Üniversitesi tarafından yayımlanan ‘‘The Folk Literature of the Kurdistani Jews: An Anthology (Kürdistan Yahudilerinin Halk Edebiyatı: Antoloji) başlıklı kitap, başlangıçta sıradan bir antropolojik çalışma muamelesi gördü. Kendisi de bir Kürt Yahudisi olan ve Los Angeles'teki Californiya Üniversitesi'nde (UCLA) görev yapan Prof. Yona Sabar tarafından kaleme alınan kitap, büyük çoğunluğu Kuzey Irak'ta yaşayan Kürt Yahudileri'nin hayatına ışık tutuyordu.
Ancak, Prof. Yona Sabar'ın kitabında daha ilginç bilgiler de vardı. Bunlardan en önemlisi de Barzani ailesi ile ilgiliydi. Prof. Sabar'ın verdiği bilgiye göre, 16. ve 17. yüzyılda bölgede yaşayan ailelerin en ünlülerinden biri Barzani ailesiydi ve bu aileye mensup hahamların kurduğu Yahudi eğitim kurumları büyük bir itibara sahipti. Öyle ki, başta Mısır olmak üzere Ortadoğu'nun muhtelif ülkelerinden buraya öğrenci akını oluyordu. Hatta, Haham Nathanel Barzani, bölgede nadiren görülen zenginlikte bir kütüphaneye de sahipti ve kitapların büyük çoğunluğu da elyazmasıydı. Bu kitaplar, yine haham olan oğlu Samuel Barzani'ye miras kalacaktı. İşin daha da çarpıcı yanı, Amerikan reformcu Yahudileri tarafından tam bir yüzyıl sonra kabul edilecek olan ilk kadın haham da Samuel Barzani'nin kızıydı ve ismi de Asenath Barzani'ydi.
BİR TEK AİLE VAR
İnternet aracılığıyla konuya ilişkin görüşlerine başvurduğumuz Prof. Yona Sabar, Yahudi Barzani ailesinin kurucusunun 16. yüzyılda yaşayan Haham Samuel Barzani olduğunu belirterek, ailenin sonraki yüzyıllarda Musul, Kerkük ve Erbil yöresinde etkili olduğunu söyledi. Ancak, Barzani ismini taşıyan herkesi Kürt Yahudisi olarak görmenin doğru olmadığını savunan Prof. Yona Sabar, Barzan doğumluların bu isimle çağrıldığını söyledi.
Ancak, tarihçi Ahmet Uçar, Osmanlı arşivlerinde bölgede bir tek Barzani ailesi bulunduğuna dair kayıtların yer aldığını hatırlatarak, günümüz Barzanileri'nin atalarının Yahudi olduğundan şüphe duyulamayacağını ifade etti. Ahmet Uçar, Prof. Sabar'ın, Barzaniler'in ne zaman müslüman olduklarına ilişkin detaylara girmediğini de savundu.
Ahmet Uçar'ın yine Osmanlı arşivinde bulduğu bir başka belge ise 1856 yılında Sallum Barzani isimli bir hahamın, Musul'dan Selanik'e, oradan da Hahambaşılığın özel ricası ile Kudüs'e sürgün edildiğini gösteriyor. Uçar'ın ifadesine göre, ‘‘Kudüs'e Yahudi iskánı ile tereddütler olduğu için; Hariciye Nezareti'nin de görüşü alınarak 29 Şubat 1856'da Hahambaşı'nca verilen dilekçe Osmanlı hükümetince 11 Nisan'da görüşülerek uygun bulunmuş ve Sallum Barzani 20 Nisan 1861'de bir irade ile Kudüs'e sürülmüştü.’’ Uçar, Tarih ve Düşünce Dergisi'nde konu ile ilgili olarak yazdığı yazıda şöyle devam ediyor: ‘‘Mustafa Barzani'nin yıllar sonra kurduğu ilişkiler, hahamlarla Sallum Barzani ailesi arasındaki ilişkilerin yıllarca sürdüğünü göstermektedir. Molla Mustafa Barzani, 1950'den beri sık sık ziyaret ettiği İsrail'de her zaman Kuzey Irak kökenli, Kürtçe konuşan bir Yahudi hahamın evinde kalmaktadır: Haham David Gabay.’’
Ailede pek çok ünlü haham var
Siz Yahudi Kürtler konusu ile ne zaman ilgilenmeye başladınız?
- Batılı seyyahların Kürtçe konuşan Yahudiler'den söz edildiğini görüyorsunuz. Ben bunu okuyunca, Başbakanlık Arşivi'nde, bölgedeki yerleşime ilişkin araştırmalar yaptım ama uzunca bir süre bununla ilgili herhangi bir evrak bulamadım. A. Medyalı isimli birisinin yazdığı ‘‘Kürt Yahudiler’’ isimli bir kitaba rastladım. Faik Bulut'un ‘‘Filistin Rüyası’’ isimli kitabında da İsrail'de Kürtçe konuşan Yahudiler'in bir organizasyonundan bahsediliyordu. Araştırmalarım sonucunda, Kuzey Irak'tan İsrail'e göçler yaşandığını tesbit ettim. Bugün İsrail'de geniş bir Kürtçe konuşan Yahudiler topluluğu mevcut.
Peki ya Barzani ailesi?
- Barzani ailesi ile ilgili ilk iddiaları da Amerika'da yaşayan ve kendisi Kürtçe konuşan bir Yahudi olmakla kalmayıp bu konuda uzman olan Prof. Yona Sabar'ın bir kitabında rastladım. Prof. Sabar, Barzani ailesinden gelen hahamların bölgede dini çalışmalar yaptıklarını söylüyordu. Bunun üzerine ben Barzani ailesinin kökenlerini araştırmaya başladım.
Ne buldunuz?
- Bir defa bölgede Barzani adıyla bilinen tek bir aile var. Bu aile, Kuzey Irak''taki Barzan köyünde yaşıyor. Osmanlı Arşivi'nde çalışırken, bu aile ilgili bir belge buldum. Bu belgede, 1855-56 yılında bu köyün mensuplarından Sallum Barzani adlı bir hahamın önce İstanbul'a, arkasından Selanik'e sürgün edildiği belirtiliyor.
Başka bir belge veya delil var mı elinizde?
- Molla Mustafa Barzani, ilk kez 1967 yılında İsrail'e gidiyor. Kendisini kabul eden İsrail Savunma Bakanı Moşe Dayan'a, hediye olarak bir 'Kürt hançeri' ile birlikte, Kerkük petrol rafinelerinin planlarını da getiriyor. Mart 1969'da yapılan bir operasyonda da Barzani-Mossad işbirliğiyle Kerkük rafinerileri bombalanıyor ve çalışamaz hale getiriliyor.
Barzani aşiretinin Yahudi kökenli olduğunun anlaşılması, bölgeye ve tarihe bakışımızda değişikliklere sebep olabilir mi?
- Olmaz mı? Tevrat'ta ‘‘Vaadedilmiş Ülke’’ olarak Nil'le Fırat arasının işaret edildiğine dair yorumlar vardır. Ayrıca, Barzani ailesi sürekli Mehdi çıkartmaktadır. Yahudilik'te de Mehdilik çok önemlidir. Ama bir yanlış anlaşılma olmasın. Ben bütün Kürtler Yahudi'dir filan demiyorum.
|
|
|